Haber 30.07.2024 00:00:00 / Okunma Sayısı: 549

"Biyomedikal mühendislik ve psikoloji yan dalları açacağız"

Dekan Prof. Dr. Kaan Orhan:

Ankara (Dentalhaber) Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kaan Orhan, "biyomedikal mühendislik" ve "psikoloji" alanlarında ki tane yan dal açacaklarını açıkladı. Fakülte öğrencileri tarafından yayınlanan Kerpeten dergisine konuşan Prof. Dr. Orhan, öğrencilere bir yan dalda eğitim almalarını tavsiye ederek, "Okulumuzda da iki tane yan dal açacağız. Biyomedikal mühendisliği ve psikoloji. Dört sene olacak, bir takım fark dersin verdikten sonra ileri dönemde biyomedikal mühendisi de olabileceksiniz." dedi.

Ankara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'nde 1993-1998 yılları arasında eğitim gördüğünü anlatan Prof. Dr. Orhan, "Daha sonra 1998 yılında o zaman oral diyagnoz ve radyoloji bölümünde doktoraya başladım. Doktora başladıktan sonra yurtdışı bursu için o zamanki hocamız bölüm başkanımız Prof. Dr. Nuri Yazıcıoğlu hocamızın teşvikiyle yurt dışı burslarına belirli projeler dahilinde başvurdum. İki tane başvurumdan pozitif sonuç gelmişti o zaman. Bir tanesi Monbukagakusho yani Japon Milli Eğitim Bakanlığı’nın verdiği bursu kazanmıştım. Bir de Fulbright Programı’nın verdiği burslu kazanmıştım. 1999 yılında Japon Milli Eğitim Bakanlığı’nın verdiği bursu tercih ederek Japonya'nın Osaka Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Oral ve Maksilofasial Radyoloji Bölümü’nde doktora çalışmalarımı yapmak için gittim." dedi.

Prof. Dr. Orhan, röportaj yapan öğrencilerin "Peki şimdi öğrenci olsaydınız neleri farklı yapardınız?" şeklindeki sorusuna şu cevabı verdi:

" Öğrencilik zamanında dediğim gibi o zamanla bu zaman arasında çok fark var ama bu zamanda çok fazla bilgi ve çok fazla data yani veri var ortada ve sizin bunlarla etkileşiminiz çok fazla. Birçok yerden birçok dataya ulaşabiliyorsunuz. Buna extracurricular activity diyoruz ama bizim zamanımız öyle şeyler yoktu açıkçası. Biz el yordamıyla yapmaya çalışıyorduk bazı şeyleri öğrenciyken. Ama dediğim gibi bu merakından dolayı bu şekilde birazcık evrildim. Bir kere az önce bahsettiğim extracurricular aktiviteleri çok yapardım, sosyal sorumluluk projeleri yapardım. Çünkü artık nispeten yurt dışına çıkış daha kolay. Yurt dışına çıktığınız zaman ister postdoc. yapın ister doktora yapın uzmanlık yapın artık ne yaparsanız bu gibi şeylere başvurduğunuz yerler sizden istiyorlar. Sadece sizin aldığınız dersleri, bu derslerden elde ettiğiniz başarı ve müfredatınızı istemiyorlar. Evet, bunları da istiyorlar ama bir de extracurricular aktivite sizi bir iki hatta üç adım öne çıkartıyor. Sosyal sorumluluk projelerine yer aldıysanız özellikle Amerika'da çok tutuluyor bu. Örneğin bir toplumu ağız diş sağlığı eğitimi vermişsinizdir, tarama yapmışsınızdır. Bunun gibi elementler çok işe yarıyor. Şu anda öğrenci olsam mutlaka o aktivitelerde olurdum. Ayrıca kreatif bir takım aktivitelerim olurdu. Hem diş hekimliğiyle birleştirdiğim hem sosyal sorumluğu birleştirdiğim ya da örnek veriyorum hobilerimi bir şekilde ön plana çıkarırdım. Mesela tiyatrodur, müziktir vb. bunlarla daha içli dışlı olurdum"

MESLEKTAŞLARIMIZ YAPAY ZEKA DEVRİMİNİN KENDİLERİNE DOKUNMAYACAĞINI ZANNEDİYOR

Söz konusu röportajta günümüz dünyasında ve diş hekimliği mesleğinde yapay zekanın önemine dikkat çeken Prof. Dr. Orhan, şöyle devam etti:

"Biz bizim öğrencilerimizde bu eksikliği görüyoruz açıkçası, fırsatları olduğu halde görüyoruz. Bence biraz önce Hacettepe'deki öğrencilere de anlattım bir Yapay Zekâ kongreleri vardı. Hayatınızda diş hekimi olarak başlayacaksınız şu anda ama belki mühendis olarak, belki eğitim bilimci olarak başlayacaksınız ama hayatınızın sonunda başka tamamen bambaşka bir iş yapıyor olabilirsiniz. Bizim özellikle mesleğimizde ya da bizim öğrencilerimiz veya bizim şu anki diş hekimliği ile ilintili olarak meslektaşlarımız sanki bu Yapay Zekâ devriminin kendine dokunmayacağını düşünüyorlar. Hâlbuki bu devrim beyaz yakalılara dokunuyor, dokunacak ve o sebepten dolayı kendinizi hazırlamanız lazım. Şimdi ben öğrenci olsam buna yönelik bir şeyler yapardım. Mesela kodlama öğrenirdim, yazılımı öğrenirdim veya 3D Dizayn programları önerirdim. Örnek veriyorum Avrupa'daki veya Amerika'daki bir takım diş hekimliği kliniklerinin dizaynını yapardım. Exocad veya onun gibi programları öğrenirdim. Hem paramı kazanırdım hem de ilerisi için kendi işimi kendim yapabileceğim şekilde evrilirdim ama bu takım şeyleri mutlaka ve mutlaka öğrencilik yaşamımda yapardım. Hatta ve hatta yan dal kovalardım. Okulumuzda da iki tane yan dal açacağız. Biyomedikal mühendisliği ve psikoloji. Dört sene olacak, bir takım fark dersin verdikten sonra ileri dönemde biyomedikal mühendisi de olabileceksiniz."

0 Yorum Yapılmış

Habere Yorum Yap

E-BÜLTEN KAYIT

Diş Sektöründeki gelişmelerden mail yoluyla haberdar olmak için e-Postanızı kaydedebilirsiniz..

Mailinizi girdikten sonra kaydol tuşuna basınız