Kitap sayfası arasından çıkan bir Dr. Alaeddin Yavaşça hatırası

Dentalhaber (İstanbul) Bağcılar Eğitim Araştırma Hastanesi İç Hastalıkları Klinik Şefi Mürselin Güney sosyal medya hesabından  Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde birlikte çalıştığı Türk Sanat musikisi bestekarı ve solisti  Devlet Sanatçısı Prof. Dr. Alaeddin Yavaşça imzalı bir evrak paylaştı. O tarihte aynı hastanede 1. Dahiliye Kliniği Asistanı olarak görev yapan Güney, paylaştığı bu evrakın altına da  "Bu gece bir kitabın arasından çıkıverdi. Ne güzel zamanlardı ve insanlar ne kadar iyiydi." şeklinde not düştü.

1986 yılına ait evrakta ise şu ifadeler yer alıyor:

T.C

Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı

Haseki Hastanesi Başhekimliği

Tarih: 19.9.1986

Konu: İmzanız Hk.

"Dr. Mürselin Güney, 1. Dahiliye Kliniği Asistanı

18.9.1986 tarihinde yapmış olduğum kontrolda sabah imzanızın olmadığını tespit etmiş bulunmaktayım. Bu hususta daha dikkatli olmanızı hatırlatır, bilginizi önemle rica ederim.

Dr. Alaeddin Yavaşça,

Başhekim, K-Doğum Klinik Şefi

8467"

1951 yılında İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'ni bitiren Yavaşça, Haseki Hastanesi 1. Kadın Doğum Mütehassısı olarak mesleki görevine başlamıştı. 1985 yılından başlayarak, hekimlik görevini bıraktığı 1990 yılına kadar Haseki Hastanesi'nde Başhekimliği yapmıştı.

Evrakla ile ilgili görüşlerini aldığımız Dr. Güney, DENTAL HABER'e şu bilgileri verdi:

"Haseki Hastanesi’nde 4 yıl  ihtisas yaptım. Bir süre de uzman dahiliye uzmanı olarak çalıştım. Bu nedenle Rahmetli Alaeddin Yavaşça ile yaklaşık 5 yıl kadar birlikte olduk. Alaeddin hoca ile birlikte musiki alanında çalışma yapmadık ama onun vasıtasıyla tanıdığım bir çok musikişinas oldu. Meşhur bir bestecimiz Saadettin Öktenay, Haseki Hastanesi’nde tedavi görüp orada vefat etmiştir. Ayrıca Süleyman Erguner'i Nezih Uzel'i bu şekilde tanıdım. Tanbur çalmayı öğrenirken, büyük tanburimiz rahmetli Necdet Yaşar'la da Alaeddin Yavaşça aracılığıyla tanıştım. Kendisini Unkapanı İMÇ'de bulunan matbaasında ziyaret ettim ve tanburda kendimi geliştirebilmem için çok değerli tavsiyelerini dinledim. Alaeddin bey etkileyici bir Türkçe kullanırdı. Gerçek bir İstanbul beyefendisiydi. Ben neylerimi Neyzen Yahya Akın'dan alırdım. Bu neylerden birini de Rahmetli Alaeddin Yavaşca'ya hediye etmiştim. Alaeddin Yavaşça o neyi kendi yönetiminde İstanbul Radyosu'nda Klasik Erkekler Korusu çalışmalarında kullanmıştır."